TT

Selçuk Gül

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasında Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yapmaktadır.

Editöre Not
Her türlü görüş, öneri
ve yorumlarınız için:
Mesaj Gönder

Yurt içi ve yurt dışı piyasalarda mal satan imalat sanayi firmaları iç ve dış talep şoklarına maruz kalıyor. Şoklar karşısında firmaların yurt içi ve yurt dışı piyasalar arasında ne derece pazar değiştirme esnekliği gösterebildiği, faaliyetlerinin devamı açısından önemli. Örneğin, olumsuz bir yurt içi talep şoku karşısında firma, satışlarını ihracata kaydırabildiği ölçüde zararını azaltabilir, hatta belirli durumlarda daha fazla satış gerçekleştirebilir. Tersi bir yönelim, yurt dışı talep daralması şeklindeki bir şok karşısında görülebilir. Söz konusu şoklar mikro düzeyde firma satışlarını etkilerken, makro düzeyde iktisadi faaliyeti etkilemekte. Etkilerin boyutu ise, firmaların yurt içi satışları ile ihracatları arasındaki ilişkiye bağlı. Bu yazıda, imalat sanayi firmalarının yurt içi satışları ile ihracatları arasındaki ilişkiyi ve bu ilişkinin yurt içi talep koşullarından ne ölçüde etkilendiğini ele alıyoruz.

Firmaların yurt içi satışları ve ihracatları arasındaki ilişkiyi açıklayan üç temel yaklaşım bulunuyor. Bunlardan ilki olan kapasite kısıtları yaklaşımına göre yurt içi talepteki artış (azalış), kısa dönemde üretime yönelik kısıtlar nedeniyle ihracatı azaltmakta (artırmakta) (Belke ve diğ., 2015). Firmanın kapasite kısıtları yoksa her iki piyasadaki satışlarını birbirlerinden bağımsız ayarlayabilmekte. İkinci yaklaşım, yurt içinde faaliyet gösteren çok uluslu firmaları ve doğrudan yabancı yatırımları (DYY) göz önüne almakta (Wang ve diğ., 2014). Bu yaklaşıma göre, çok uluslu firmalar veya DYY girişleri yerel firmaların verimliliğini artırarak satışlarını olumlu etkiliyor. Bununla birlikte, çok uluslu firmaların piyasaya girişiyle artan rekabet yerel firmaların satışlarını olumsuz etkiliyor.  Üçüncü yaklaşım ise, uluslararası piyasalarda ihracat davranışlarına göre farklı özellikte firmaların var olduğundan bahsetmekte (McQuoid ve Rubini, 2014). Buna göre, ihracat odaklı çalışan firmalar "sürekli ihracatçı" olarak adlandırılıyor. Sadece belirli dönemlerde yurt dışına yönelen firmalar ise "geçici ihracatçı" olarak nitelendiriliyor.

İhracat ve yurt içi satışlar arasındaki ilişkiyi ampirik olarak tahmin etmek için panel veri yöntemlerini kullanıyoruz. Firmaların reel ihracatının bağımlı, gecikmeli reel ihracat, reel yurt içi satışlar ve çeşitli firma özelliklerinin açıklayıcı değişkenler olarak yer aldığı modeli, 2004-2015 dönemi için yıllık sıklıktaki TCMB sektör bilançoları veri setiyle tahmin ediyoruz.[1]

Tahmin sonuçları, imalat sanayi firmalarının yurt içi satışları ve ihracatları arasında belirli derecede ikame etkisi olduğunu gösteriyor. Yani, firmalar yurt içi satışlarındaki düşüş (artış) karşısında ihracatlarını artırıyor (azaltıyor). Büyüklük olarak, firmanın yurt içi satışlarında yüzde 10 oranındaki düşüş, diğer koşullar sabitken, firma ihracatının ortalama olarak yüzde 2,6 oranında artmasına neden oluyor. Bu sonuç Avrupa ülkeleri için yapılan çalışmaların bulgularıyla uyumlu.

İkinci temel sonuç, yurt içi satışlar ile ihracat arasındaki ikame ilişkisinin firma özelliklerine göre farklılaşması. İkame esnekliğinin, ihracat odaklı çalışan, düşük borçlu ve genç firmalarda iç pazar odaklı çalışan, yüksek borçlu ve yaşlı firmalara kıyasla daha yüksek olduğu tahmin edilmekte. İhracat pazarlarına giriş için katlanılması gereken maliyetlerin iç pazar odaklı çalışan firmalar açısından daha fazla olması beklenir. Bu maliyetlerin bir bölümünün de yabancı para cinsinden borçlanma gerektirmesi muhtemel. Söz konusu esnekliğin ihracat odaklı firmalar ile düşük borçlu firmalar açısından daha yüksek olması böylece açıklanabiliyor. Genç firmaların satışlarını piyasalar arasında daha esnek ayarlamasının arkasında ise satıcı-alıcı arasındaki sadakat ilişkisi ve iş yapma tercihleri gibi nedenler yatıyor olabilir. Buna göre, yaşlı firmalar piyasadaki görece uzun süreli mevcudiyetleri boyunca belirli tedarik zincirlerinin parçası haline gelirken sürekli iş yaptıkları alıcıları da oluşmakta. Bu ise yurt içi talep değişimleri karşısında ihracatlarında daha az değişkenliğe yol açmakta. Firma özelliklerine göre değişkenliğin arkasında yatan diğer muhtemel nedenler firmanın üretim teknolojisi (emek veya sermaye yoğun), ihracat yaptığı ülkeler, mallarına yönelik rekabetin derecesi, mallarının ithal girdi bağımlılığı ve fiyat gelişmeleri olarak sıralanabilir.

Üçüncü sonuca göre, yurt içi talebin ortalamanın altında olduğu dönemler sonrasında yurt içi satışlar ile ihracat arasındaki ikame ilişkisi daha güçlü. Bu sonuç, firmaların zayıf yurt içi talep koşulları karşısında yurt içi piyasalardan ihracata geçme (veya satışlarını piyasalar arasında ayarlama) noktasında esnek olduklarını gösteriyor. Mekanizma döngü karşıtı çalıştığı için, iktisadi faaliyetin yurt içi talep kaynaklı olarak zayıf olduğu dönemlerde faaliyeti ihracat üzerinden destekliyor. Bu da son dönemde ihracattaki güçlü performansın arkasında yatan sebeplerden birinin iç talepteki zayıflama olabileceğine işaret etmekte.

Sonuç olarak, çalışmamız imalat sanayi firmalarının yurt içi satışları ile ihracatları arasında ikame ilişkisi olduğunu gösteriyor. Başka bir ifadeyle, firmalar yurt içi satışlarındaki düşüş karşısında dış pazarlara yönelme esnekliğine sahip. Söz konusu ikame esnekliği, yurt içi iktisadi faaliyette zayıflama gözlenen dönemlerde ekonomiyi dış talep kanalıyla desteklemekte. Nitekim yakın dönemde iç talepteki yavaşlamaya karşın, firmaların ihracata yönelerek iktisadi faaliyete dair aşağı yönlü riskleri bir miktar sınırladığını görüyoruz. Yurt dışı talep koşullarındaki olumlu görünüm ile birlikte değerlendirildiğinde, 2019 yılında net ihracatın büyümeye katkı vermeye devam edeceğini öngörüyoruz.

[1] Teknik detaylar için bakınız: TCMB Enflasyon Raporu Sayı: 2018-IV, Kutu 4.3.

 

Kaynakça

Belke, A., Oeking, A., Setzer, R., 2015. Domestic Demand, Capacity Constraints and Exporting Dynamics: Empirical Evidence for Vulnerable Euro Area Countries. Economic Modelling, 48, 315-325.

McQuoid, A., Rubini, L., 2014. The Opportunity Cost of Exporting. Society for Economic Dynamics, 2014 Meeting Papers, 412.

TCMB Enflasyon Raporu Sayı: 2018-IV, Kutu 4.3.

Wang, J., Wei, Y., Liu, X., Wang, C., Lin, H., 2014. Simultaneous Impact of the Presence of Foreign MNEs on Indigenous Firms' Exports and Domestic Sales. Management International Review, 54 (2), 195-223.

 

 

Selçuk Gül

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasında Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yapmaktadır.

Editöre Not
Her türlü görüş, öneri
ve yorumlarınız için:
Mesaj Gönder

ANA SAYFA

* Blogda yer verilen görüşler yazarlara aittir. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının resmi görüşlerini temsil etmeyebilir.